Fethiye,Mugla
north
wind
01 / 2023
Gulet
Designer: Anıl AKAY
Rukiye GÜNEŞ
Tasarım-Proje
Proje Yönetimi
Kuzeyden başlayıp güneye doğru esen rüzgar... North Wind...
North Wind, Mean Mimarlık tarafından tasarlanan 47 metrelik bir motor-sailingtir. Seyirciliği ciddiye alan bu yat, içte ve dışta sosyal alanların yanı sıra dinlenme ve kişisel zamanlar için donatılmış özel kabinleri ile, misafirlerinin planlayabileceği en uzun mesafeler için hazırdır.
Kabin güverte, ana güverte ve flybridge olmak üzere üç kattan oluşan North Wind; 1 master kabin, 4 misafir kabini ve 3 personel kabini olmak üzere toplam 8 kabinden oluşmaktadır. Personel kabinleriyle doğrudan ilişkisi bulunan genel mutfak ve makine dairesi de kabin güvertede bulunmaktadır.
North Wind; lüksü, verimliliği, stili ve konforu başarıyla birleştiriyor. Doğal kavisli hatlarla birlikte, yerinde kullanılan keskin çizgilerin harmanlanması tasarıma dinamik bir hareket katıyor. Çarpıcı çizgiler ve çarpıcı hacimlerle oluşturulan mekanlar, North Wind konseptini karakterize ediyor.
Tasarım sürecinin en önemli adımlarından biri olan yerleşimlerin planlanması, teknenin adının seçilmesiyle birlikte başlıyor aslında. Kuzey rüzgarı anlamına gelen North Wind adı koyulduktan sonra, kabin isimleri, yerleşimleriyle birlikte düşünülüyor ve pusulada kuzeyi gösteren konumda olan master kabin ‘’Tramontana’’ adını alıyor. Sonra ise sırasıyla kuzeybatı yönüne, aynı anlama gelen ‘’Maestro’’ odası, kuzeydoğu yönüne, aynı anlama gelen ‘’Greco’’ odası yerleştiriliyor. Koridorun diğer iki ucuna ise doğu ve batı anlamlarına gelen ‘’Levante’’ ve ‘’Ponente’’ odaları yerleştirilerek kabin yerleşimleri ve kabinlerin isimleri anlamlı bir şekilde tamamlanmış oluyor. Yerleşim yönlerini belirledikten sonraki asıl amacımız ise; benzersiz bir iç ve dış konfor sunmak için, alanların çeşitli şekillerde kullanılmasına izin veren, yenilikçi bir yerleşim düzeni oluşturmaktı.
İç mekanların tasarımı, hem eğlence hem de mahremiyet ihtiyacını karşılıyor. Kabinlerin ve özel alanların iç hacimlerini cömertçe oranlayarak tekne sahibinin ve misafirlerinin özelleştirilmiş bir seyir deneyimi yaşamasını amaçladık.
Odalara giden koridorda kullandığımız cesur koyu renkli ahşap ve zemin malzemesiyle, mekanı çok fazla ağırlaştırmadan enerjik bir görünüm yarattık. Odalara girdiğinizde ise sizi, koridorun aksine açık renk deri-lake ve sıcak ahşaplar kucaklıyor. Yarattığımız bu kontrast sayesinde, enerjik bir koridordan dingin bir odaya giriş yapmanın etkisini hissedeceksiniz.
Kabinlerin tümünde, uyumanın dışında vakit geçirilebilecek alanlar yaratmaya özen gösterdik. Denizle doğrudan temasta bulunan açıklıklardan maksimum faydayı elde etmek adına, bu açıklıkların önlerini oturma birimleriyle değerlendirmeye çalıştık. Her kabinin kendi konsepti doğrultusunda tasarlanan depolama alanları ve ihtiyaçlara göre özelleştirilmiş banyoları sayesinde, her odanın mahremiyet ihtiyacını, oda sınırları içinde karşılamış olduk.
Ana güverteye çıktığınızda, günün farklı saatlerini farklı şekillerde değerlendirebileceğiniz birçok alanla karşılaştığınızı göreceksiniz. Kabin güverteden çıkınca direkt karşımıza çıkan ana salon, doğadan ilham alan renk paleti ve ahşabın dinginliğiyle, kullanıcıda rahat ve davetkar bir his uyandırır. Panoramik manzaralar sunan büyük lumbozlar sayesinde denizde yüzen geniş bir dairede yaşıyormuşsunuz hissine kapılmadan edemeyeceksiniz. Bu lumbozları, mekanda ambiyans aydınlatması görevi de gören direklerle sınırlandırdık. Böylece; direk aralarında oluşturduğumuz depolama birimleriyle, teknenin depolama ihtiyaçlarına büyük ölçüde çözüm sunarken bir yandan da direk akslarından alınan referanslar sayesinde farklı oturma birimleri oluşturduk ve mekan içinde mekan kurgusunu burada da başarıyla gerçekleştirmiş olduk.
Ana salon ve güverte alanları, kot farkı olmadan tamamen düz olma avantajına sahiptir. Bu, çok daha kullanışlı ve güvenli bir alan sağlar. Tavan yüksekliği hemen hemen her yerde iki metrenin üzerindedir. Ana salondan dışarı çıktığımızda, bizi görkemli bir bar alanı ve sonrasında keyifle yemeklerimizi yiyebileceğimiz 10 kişilik bir yemek alanı karşılıyor. Ön güverteye doğru gittiğimizde, günün her anının tadını çıkarmanıza yardımcı olacak alternatif oturmalarla karşılaşıyoruz. Teknenin formunu referans alarak tasarladığımız bu dinlenme alanında kurguladığımız teleskobik ayaklı sehpa sayesinde, kıç güverteye alternatif bir yemek alanı oluşturduk.
Tasarımın en özel yönlerinden biri, tek bir katta tüm ihtiyaçlarınızı karşılamasına özen gösterilerek tasarlanmış bir flybrigde alanı oluyor. Bu alan tasarlanırken, mekanı en efektif şekliyle kullanmak ana hedefimiz oluyor. Merdivenden çıkınca direkt karşımıza çıkan bar alanı ve bistroya dönüşen sehpalarımızla beraber günün sabırsızlıkla beklenen partilerine burada ev sahipliği yapabiliyoruz. Kıç güverteye bakan alanda kurgulanan büyük güneşlenme yatağında güneşin tadını çıkarabiliyoruz. Ön tarafta kurguladığımız oturma alanı sayesinde, dilersek ana güverteye hiç inmeden masa formunu alabilen sehpamızda akşam yemeğini yiyebiliyor ya da açık havada film izlemenin keyfine varabiliyoruz.
North Wind, genel mobilyalardan oturma birimlerinin minderlerine, sehpalardan, buz kovalarına kadar iç mekanın her parçası, ayrıntılara dikkat edilerek özel olarak tasarlanıp, özel üretilen çok iddialı bir projenin görkemli sonucudur.